Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

22 Kasım 2017 Çarşamba

Rüyaymış meğer; "geçti Bor'un pazarı..."

Geçti Bor'un pazarı sür eşeği Niğde'ye
Hani bir şarkıda "Rüya gibi her hatıra her yaşantı bana..." der ya, evet her yaşantı ve hatıra, sonrasında rüya kadar iz bırakır.

Sonrasında da "ağlama değmez hayat bu göz yaşlarına" nakaratı gelir.

Dünyada yaşanan son an, bu şarkıyı söylettirmez insanlara, inşâ'Allah.

Hayat, rüyasında rüya görenlere "rüya" olduğu gerçekliğini anlatır aslında; görebilene, idrak edebilene... o hâlde, rüya ta'bîri ilmini ya öğrenmeli veya hayat denilen rüyayı bilene ta'bîr ettirmeli...

Her rüyadan uyandığında "ha... rüyaymış" deyip geçen insan, dünya hayatı rüyasından uyandığında da bu rüyanın hesabını vereceğini düşünmez mi acep !

Bu, ya tatlı bir rüya, ya da kâbus olabilir.

Hayatı kâbus etmek de, bal etmek de, insana bırakılmamış mı?
☆☆☆
Bor ilçesi, Niğde’ye on üç kilometre uzaklıkta ve pazarı ile meşhur...Pazar, salı günü kurulur, bir gün sonra da Niğde’nin pazarı kurulur.

Zamanın birinde, Bor'a pazara gelmekte olan bir köylü, ilçeye yaklaşırken, bir su başında biraz dinlenip, eşeğini de otlatmak ister ve eşeğini iple ağaca bağlar, bir ağacın altına oturur ancak oturduğu yerde sızar ve uyuya kalır. Uyandığında vakit bir hayli geçmiştir, eşeğine biner ve yola çıkar, yolda pazardan dönmekte olan köylülerine rastlar. Köylülere pazarın durumunu sorar, derlerki:

Geçti Bor’un pazarı, sür eşeğini Niğde’ye”...
☆☆☆
İnsan da gerçeğe uyandığında "geçti Bor'un pazarı..." hitâbını duyacak.. insan susacak kitabı konuşturulacak...!

"O gün biz onların ağızlarını mühürleriz. Elleri bize konuşur, ayakları da kazandıklarına şahitlik eder."(Yasin suresi, 65)

Nihayet Allah’ın düşmanları oraya vardıklarında dünyada iken yapa geldiklerinden dolayı kulakları, gözleri, derileri aleyhlerinde şahitlik edeceklerdir. Derilerine: ‘Bizim aleyhimize niçin şahitlik ettiniz?’ diyecekler. Onlar da: ‘Her şeyi konuşturan Allah bizi de konuşturdu. Zaten sizi ilk defa O yaratmıştır. Yine ancak O'na döndürülüyorsunuz’ diyecekler. Siz, gözlerinizin, kulaklarınızın ve derilerinizin aleyhinizde şahitlik edeceğinden korkarak kötü iş işlemekten çekinmiyordunuz ! Bilâkis Allah’ın, yaptıklarınızın çoğunu bilmediğini sanmıştınız ! İşte Rabb’inizi böyle sanmanız sizi mahvetti ! Bu yüzden hüsrâna düştünüz.” (Fussilet suresi, 20-23)

 “O gün onların aleyhlerine kendi dilleri, kendi elleri ve kendi ayakları yapmış olduklarına şahitlik edecekler.”(Nur suresi, 24)

"O günahkârların, Rableri huzurunda başlarını öne eğecekleri, «Rabbimiz! Gördük duyduk, şimdi bizi (dünyaya) geri gönder de, iyi işler yapalım, artık kesin olarak inandık» diyecekleri zamanı bir görsen !" Secde suresi, 12)


Hayat bir rüyaydı gerçeğe erişmek için, eğer ıskaladın ise inşâ etmeyi..eyvah !

Çoban aldatan gibi aldattı insanı, o bitmeyecekmiş sanılan tatlı(!) hayat...

Vâh insana, vâh ömrüne...yansın şimdi kıymetini bilmeyerek hebâ ettiği hayat denilen rüyaya...

Kitabın ve elçilerin hakikat âlemi için rehber kelâmlarından sonra, hâlen daha (dünya)rüyasından hakikate uyanamamış oIana.. vâh !

Ne diyor yüce kitap;

"Asr'a (zamana) yemin ederim ki, iman edenler, sâlih amel işleyenler, birbirlerine Hakkı ve sabrı tavsiye edenler haricindeki insanlar hüsrândadır"
(Asr suresi).