Kabahat x-kabil gezegeninden gelenlerde..

Kabil  -  Habil

Efendim bugünkü gençler edeb sınırlarını çiğniyor(muş) !
Büyüğe saygı kalmamış(mış) !
Günahlar aleni işleniyormuş(muş) !
-mış mış da muş muş..
Yeni bir fidan dikince insan, yanına bir dayanak sırık diker de fidanı da ona bağlar, değil mi?

Niçin ?

Dimdik büyüsün rüzgarlarla eğilip bükülmesin, kırılıp dökülmesin diye;
hem de etrafını dikenli telle, dikenli çalılarla çeperler ki hayvanlar kemirmesin, yaprağını çiçeğini yemesin de dosdoğru gelişip serpilsin diye.

Peki onları eğiten büyükleri ne kadar doğru...?

Günahsız mıyız, pir-ü pâk mıyız, dosdoğru muyuz, biz büyükler ?..edebe hep riayet edip onlara iyi örnekler teşkil ettik mi ?

Bu kötü örnekleri çocuklar nereden gördüler ?.. .hayret !

Yoksa biz bu çocukları x-gezegeninden ithal mi ettik !
....
-Efendim oğlan çok huysuz, gece eve girmiyor, sabaha kadar uyumuyor, okula/işe hep geç kalıyor !

-Baba'cım sen uhulet ve suhuletle mi işlerini görüyorsun ?
....
-Kız elden ele gezen güle dönmüş..

-Ana'cım, "Kızım güzel giyin, süslen, makyaj yapmadan çıkma dışarı..feminen ol demedin miydi ?
Belki iyi (!) bir kısmetle rastlaşır diye...

Anne-babalar, büyükanne/babayı baştacı mı yaptı da evlâd ana/babaya "üfff ya.." diyor.

"Evladım günaha yaklaşma, kötüye karışma ha !" tembihini yapacağına günah işlemeye kötüler ile buluşmaya meylin olmasın.
Edepsiz diye çocuğa çıkışacağına edep timsali olmalısın...

Sen dersini yapma, ödevini yerine getirme, ödevini yapmayınca çocuğa çıkış öyle mi !

Sen askerlikten muaf olmak için kırk yol tut, hiç olmadı dalağını aldır, evladından vatana sahip çıkmasını um; şehid olan yavrular için de timsah göz yaşları dök..

Sınır tanımayan sınır çizemez...

Kabahat kimde ?

☆☆☆
Hayatta beyaz yalan bile söylemedim diyen yalancı; iki buçuk kuruşluk menfaat için kılıktan kılığa giren, emanete hıyanet eden, verdiği sözü tutmayan münafık; insanların ardından her daim konuşan dedikoducu, mesaisinden dakikalar çalan hırsız, yaptığı ticareti yalan üzerine bina eden tacir, maiyyetine tepeden bakan âmir, işgal ettiği hizmet makamını kendine mülk gören me'mur, gördüğüne şehvetsiz bakmayan zani, yüzüne güldüğünün arkasından kuyusunu kazan ikiyüzlü, beleşi seven miskin, habire uyuyan tembeller..

Galiba bu tipler, x-kabil gezegeninden gelen insan görünümlü farklı türden kabil soylu canlılar, (Habil soyundan gelen) insanlar onlar gibi davranır mı hiç !

Çocuklarımız da onları görüp örnek alıyorlar demekki..!

☆☆☆

Sen oku emrinden bihabersin, okusana diyorsun.

Sen günah dairesinden çıkmıyorsun, evladını cennette görme arzusundasın.

Kendi damla olan, evlâdından okyanus olmasını bekleyemez..!

Evlâtlarımızı X-kabil gezegeninin süfli ahlâkından nasıl kurtaracağız ?
....
-Suç kiminmiş ?

-X-kabil gezegeninden gelenlerin.. !
__________

Peygamberimiz (s.a.v.) bir hadis-i şerifte şöyle buyuruyor:
(Kıyâmete kadar) haksız yere öldürülen her kişinin kanından (günahından) bir pay, Âdem’in ilk oğluna (Kâbil’e) yazılır. Çünkü insan öldürmeyi ilk başlatan odur. (Buhârî – Müslim – Tirmizî)

Kardeşi Hâbil’i öldürerek insanlık tarihinde bir ilki başlatan ve korkunç bir çığır açan Kâbil’e, kıyâmete kadar işlenecek olan her cinayetten bir pay yazılacağı gibi, çevresinde günah olan bir şeyi açıkça işleyip kötü örnek olanlara da, o günah işlendiği sürece günahtan bir pay yazılır.