Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

23 Mayıs 2018 Çarşamba

Ölüm bile ölmüş.../Halit Yıldırım


Mekân sıyrılmış fanilikten 
Zaman esir düşmüş mekâna
Ve başımda bir mızrak boyu güneş
Boğuyor beni alnımdan sızan ter

Yüreğimde tamtamlar çalıyor güm güm
Patlatıyor gürültüsü kulaklarımı
Bağırmak istiyorum
İmdat imdat diye bağırmak
Dilim lal olmuş
Dilim susmuş

Her bir azam vaveyla eder

Dilime inat
Ölmek istiyorum ama heyhat...
Ölüm bile ölmüş

Ben sürünürken yerlerde
Üzerimden uçuşuyor insanlar
Kimi binmiş şimşeklere
Kiminin rüzgârdan atları
Kimi kuşlara gem vurmuş  
Kimi koşuyor canan havliyle

Ve yol başında nurdan bir ışık
Selâmet ver, selâmet ver” diyor

Ve selamet buluyor elinin her değdiği
Yetişmek istiyorum bu nur şelalesine
Altımdan kayıyor zemin

Mümkün değil gibi necat…
Ölmek istiyorum ama heyhat...
Ölüm bile ölmüş

Ayağa kalkmak istiyorum
Fer yok dizlerimde
Sürünüyorum ha bire
Çengeller takılıyor vücuduma
Kan revan içindeyim
Kimisi takılmış çengellere
Fırlatılıyor bir gayyaya

İçimde müthiş bir korku
Tutuşturmuş bedenimi
Ya ben de yakalanırsam ?
Ya ben de düşersem bu gayyaya ?
Ne kadar da çetinmiş sırat
Ölmek istiyorum ama heyhat...
Ölüm bile ölmüş
09:15 / 11.01.2013 / Çorum