Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

17 Mayıs 2018 Perşembe

Kim bilir hangi dost kabrimi yoklar.../Halit Yıldırım

Âkıbet demişler sona, bilinmez. 
Bir perde ardında saklıdır bekler. 
Dikilmiş perdeye meraklı gözler, 
Kim bilir ki yarın ne görecekler? 

Yol alır dünyada ömür araban 
Esersin yağarsın sen de bir zaman 
Her şey tıkırında sandığın bir an 
Düzenin bozulur ansızın tekler 

Bekleyiş sonsuz bir ufuk misâli, 
Yaklaştıkça kaçar hemen hayâli, 
Bir tohum gibidir dünyanın hâli, 
Tohum çatlamadan açmaz çiçekler. 

Dünya şarkı söyler gitme kal gibi 
Mala, mülke, sonsuz zevke dal gibi 
Örter çirkinliği gece şal gibi 
Karanlıklar hangi günâhı saklar. 

Yıllar, saçlarımı ağartan yıllar, 
Sizin eseriniz alnımda yollar, 
Avutmuyor beni yalancı fallar, 
Her zaman umudu umuda ekler. 

Doğru tek, değişmez, değişse zaman, 
Saatler tak diye durduğu bir an, 
Dağılır âtîye çöken bu duman, 
Fallar susar dile gelir gerçekler. 

Âkıbet olur ya hayır ya da şer 
İçimde hep o ses bana şöyle der: 
Gelince sorular ikişer üçer 
Sevabım cürmümü ne kadar aklar?... 

Dostlar beni kara toprağa gömer 
Gelir börtü böcek cismimi emer 
Muazzeb ruhum bir Fâtiha umar 
Kim bilir hangi dost kabrimi yoklar....