Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

8 Haziran 2024 Cumartesi

Emanet, hiyanet ve riayet...

Âlimler, özellikle de mutasavvıflar mülkün emanet olduğunu, emânetçinin, geçici süre kendisine verilmiş tasarruf hakkını dosdoğru kullanması gerektiğini, hak sahibinin haklarının verilmesini ve dünya hayatında geçici olarak insana emanet edilmiş mülkün asıl sahibi olan Allah’ın emrine riayet edilmesi gerektiğinin üzerinde hassasiyetle durmuşlardır.

İbnü’l-Arabî mülkün emanet olduğunu, tasadduk edilirken gönül hoşluğuyla verilmesi gerektiğini belirterek, “Verirken senin elin Allah’ın eli olmalıdır; işte bunun için mülkün emanet olduğunu söylüyoruz” der (el-Fütûḥât, VIII, 413). 

Yine İbnü’l-Arabî insanın zorunlu ihtiyaçlarını karşılayan nesnelere “istihkak mülkü”, fazlasına “emanet mülkü” adını verir. 

Ona göre ârif kalp gözüyle, eşyanın kime ait olduğunu üstünde yazılı olandan okur; kendisine ait olanı istihkak mülkü olarak kendi yararına kullanır, başkasının adına yazılı olanı emanet mülkü olduğu için adı yazılı olan kişiye verir. 

Şer‘î dilde zâhire bakılarak bu malların kendi mülkü olduğunun ifade edilmesi ârifin tutumunu değiştirmez. 

Eşyanın gizli yazısını okuyacak kadar mârifet sahibi olmadığından neyin istihkak mülkü, neyin emanet mülkü olduğunu anlayamayan kimse için yapılacak tek şey hepsini emanet kabul ederek tasadduk etmektir (el-Fütûḥât., VIII, 426-428), der.

Emanet sadece mal mülk para pul makam mevki değildir, hayatta mevcut imkân ve şartlar da birer emanettir, öyle ki insan da insana emanettir.

Bu emanetlerin üzerindeki her bir eylem, söz, davranış, hatta niyet gibi tasarruf hakları dahi bu çerçevede ele alınmalıdır. Kul hakkının bütün bu tasarrufları da kapsamı içine aldığı da hiç unutulmamalıdır. 

Ey ademoğlu;
emanetçi olduğunu unutma, sakın emanete hiyanet edenlerden olma, yoksa Allah'a havale edilmişlerden olursun ki, onların iflah olmadıklarının, akibetlerinin berbad olduğunun hikâyeleri ile doludur insanlık 
tarihi.

Ahzâb suresi (72)"Biz emaneti göklere, yerküreye ve dağlara teklif ettik, ama onlar bunu yüklenmek istemediler, ondan korktular ve onu insan yüklendi. Kuşkusuz insan çok zalim, çok bilgisizdir."

Ahzâb suresi (73)"Böyle yaptı ki Allah, münafık erkekleri ve münafık kadınları, müşrik erkekleri ve müşrik kadınları cezalandırsın, mümin erkeklerin ve mümin kadınların da tövbelerini kabul buyursun. Allah çok bağışlayıcı, ziyadesiyle esirgeyicidir."

"Emanetin hesabının sorulduğu,
hiyanetin bedelinin ödendiği bir güne hazır mısın...?"

Vesselâm...