Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

21 Ekim 2019 Pazartesi

Eşrefi gidince elde var mahlukat...

Biz "insanı" "Eşref-i mahluka" olarak biliriz, görürüz  !
Severiz, sayarız Hakk içün, nefhâ-i ilâhî taşıdığı içün...

Ama bu muamelemiz  "insan" olanadır...

"Bel hum edall" (*) olanlara  ise hakettiği cinsten...
Hem onun insan(mış gibi) görünüşüne de aldanmayız !

Şeytanlaşmış insanı kovarız yanımızdan yöremizden !
Bazen şeytanî zekâsıyla musallat olmaya çalışır, ancak huzura sokmayız, huzurumuzu bozdurmayız bi-izn'illâhi teâlâ !
☆☆☆
Aynayız biz !
Her bakan kendini görsün diye tutarız suretlere !

Bazen gördüklerimizi setrederiz, bazen de perdeye yansıtarak seyrettiririz cümle âleme...

Maskeli kalmasın, maskeler düşsün; riyâkârlar, münâfıklar, hainler, mürtedler ...bilinsin/tanınsın diye !
☆☆☆
Hanya'yı Gonya'yı görmek için yolları Girit'e düşene diyecek sözümüz yok !

Kazan fokurdatmanın kimsenin yanına kâr kalmayacağını, günü gelip de kazan devrilirse kaynar suda haşlanacağını kimse aklından çıkartmasın diye, kulağa küpe olsun diye, diyeceğimizi deriz..

Dünyaya; soyup soğana çevirmeye, saymaya ve sağmaya gelen de var, "insan"ı sevip sayan ve şeytanı ve şeytanlaşmış insanları huzura sokmayan ve kovan da !

Dünya çöplüğüne eşref-i mahlûkât gelip "eşref"i kaybedenlere, eşrefsiz mahlukat kalıp göçenlere diyecek sözü ölüm ötesi söyleyecek zaten...

Alan alır, almayana hayat ve memat aldırır zaten dersini !
"İnsan" gibi yaşayıp, ihsan sahibi "insan" olarak göçüp gidenlere selâm olsun...
__________
(*)"Andolsun ki, cinlerden ve insanlardan birçoğunu cehennem için yarattık. Onların kalbleri vardır, fakat onunla gerçeği anlamazlar. Gözleri vardır, fakat onlarla görmezler. Kulakları vardır, fakat onlarla işitmezler. İşte bunlar hayvanlar gibidirler. Hatta daha da aşağıdırlar. Bunlar da gafillerin ta kendileridir." (A'râf sûresi, 179)