Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

6 Aralık 2017 Çarşamba

Bana sorma, oku, Kur'ân'da cevabı var !

Ne o !
İçinden kötülük yapma düşüncesi mi geçirdin...
El Habir'den haberin yok muydu...?
"O"  içinden geçeni de biliyor, duyuyor !
Mülk suresini okumadın mı ?
"Yaratan bilmez mi ? O, en gizli şeyleri bilir, (her şeyden) hakkıyla haberdardır" (Mülk suresi, 14)

Sanki; yüzüme gülüp, içinden "görürsün, sana ne tuzaklar kurdum, aklın şaşacak" diyorsun...bak tuzak kuranların tuzağı nasıl boşa çıkıyor, kulak ver:

"Onlar hileye başvurdular, Allah da onların tuzağını boşa çıkardı. Allah hileleri boşa çıkaranların en hayırlısıdır"(Âli İmrân suresi, 54).

Belki ben yalanının farkına varamayabilirim, beni kandırmış olabilirsin...ama Allah yalan söylediğini biliyor, ben "insana" inanmak istiyorum, bana "saf" diyebilirsin, eğer yalancıysan yazık edersin kendine:

"Her günahkâr yalancının vay hâline !" (Câsiye suresi, 7)
"Bak, Allah'a karşı nasıl yalan uyduruyorlar. Apaçık bir günah olarak bu yeter" (Nisâ suresi, 50)

Bak şimdi sence burada iki kişiyiz değil mi ?
Hayır !...konuştuklarımızı duyan bir zât var, İki kişinin yanında olanın üçüncüsü Allah değil mi ?

"İnsanlardan öylesi de vardır ki, dünya hayatına ilişkin sözleri senin hoşuna gider. Bir de kalbindekine (Sözünün özüne uyduğuna) Allah’ı şahit tutar. Hâlbuki o, düşmanlıkta en amansız olandır"(Bakara suresi, 204)
"De ki: “Sizinle benim aramda şahit olarak Allah yeter. Çünkü O, kullarından hakkıyla haberdardır, onları hakkıyla görendir.”( İsrâ suresi, 96)

Gizli açık günâh işleyen bir çok insan görmüşsündür etrafında...cezasız kalacağını sanıyorsan yanılıyorsun, işte âyet:

"Günahın açığını da gizlisini de bırakın ! Çünkü günah işleyenler, yaptıklarının cezasını mutlaka çekeceklerdir"(En'am suresi, 120)

Ve sonra da sütten çıkmış ak kaşık gibi kendini temize çıkarmak için ne bahanelere sığınır, durumu ehven-ı şer göstermeye çalışırlar değl mi, işte bu hitap da onlara:

"Kendilerini temize çıkaranları görmedin mi? Hayır ! Allah, dilediğini temize çıkarır ve kendilerine kıl kadar zulmedilmez"( Nisâ suresi, 49)

İnsan kul olarak yaratıldı, nâkıstır, kusurludur...
Kusurlardan münezzeh olan Allah Teâlâ'ya ilticâ edip münacaatta bulunmalı değil mi ?
Tevvab olan rabbimizi elbette affedici ve bağışlayıcı bulacağız;
Kuşkusuz Allah afüvdür, gafurdur (affedicidir, bağışlayıcıdır)"(Hac suresi, 60)

Ve bir müjde:
"Ancak tevbe eden, inanıp yararlı iş işleyenlerin, işte Allah onların kötülüklerini iyiliklere çevirir. Allah bağışlar ve merhamet eder" (Furkân suresi, 70)

Günâhkâr kulun kötülüklerinin iyiliklere çevrilmesi...kurtuluş kapısının ardına kadar açık olduğu, bir de zararın 'kâr'a çevrildiği beyânına kulak tıkanır mı ?