Hani çok acıkır da, çok sevdiği yemeklerin olduğu bir ziyâfet sofrasına kavuşur da "Oh midemiz bayram etsin..." sözleri sevinç ile dökülüverir dudaklarından.
☆☆☆
Sahip olmak istediği ama bir türlü alınamayan, hayallerini süsleyen bir oyuncağı hediye alan yetim çocuğun gözlerindeki bayram sevincini görmenin sürûru, herkese bayram !
☆☆☆
Kurban eti bekleyerek en son yediği bir yıl önceki kurban etinin lezzeti damaklarından gitmeyenler var ya; o lezzeti yeniden yaşamanın beklentisi ile kapısı çalındığında kurban eti bekleyen anne ile arkasından bakan yetim çocukların yüzlerindeki bayram coşkusudur bayram !
☆☆☆
Yıllardır öpüp koklamadığı, bebekliği gözünün önünden hiç gitmeyen evlâdının yıllar sonra bir bayram sabahı ziyâretlerine gelmesindeki mutluluk gözyaşında gizlidir bayram sevinci !
☆☆☆
Hastaya şifâ vesilesi olmak, çıplağı giydirmek, açı doyurmak, mağduru kollamak, biçârenin elinden tutmak, muhtacın ihtiyacını görmek, sevgiye aç olan garip-gurebaya şefkatle yaklaşmaktır bayram !
☆☆☆
Kulun Rabbinin huzuruna kusur dolu ömrü sonunda boynu bükük çıkıp, affa mazhar olduğunu öğrendiği andaki sevinçtir bayram !
☆☆☆