Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

2 Kasım 2021 Salı

Gerçek hayattan: Gökten üç gözlük düştü...

 

Asude hanım abla, yetmişli yaşları geçmiş bir kedisever. 

Kedileri onun herşeyi...Leyla, Beyaz, Minnoş, Fındık, Tarçın ve ölen kedisi Şeker, ha bir de köpek, adı Linda.
Bu arada Şeker'i kefene sararak gömdüğünü duydum...

Kiralık bir daire, üç oda salon. Asude sadece bir koltuğa oturma iznine sahip.

Diğer eşyaları ve mekânın müştemilâtını evin diğer sakinleri hoyratça kullanıyor.

Asude'nin yatak arkadaşları iki kedisi, Linda ise yatak odasında yerde ayak ucu tarafında uyukluyor. 
Aynı yastığa baş koyduğu iki kedi Asude'yi ön iki patileri ile sıkıca kavrayarak sabahlıyorlar her gün.

Ana babadan kalma üç aylıkla maişetini kıt kanaat sağlayan Asude, gece yarısında Linda'sı ile yürüyüşe çıkar, iki sokak öte üç sokak beri dolaşır, sokak aralarına koyduğu kedi evlerini, mama kabları ve sulukları da günlük kontrol eder.

Dışarı çıkarken giydiği altı delik, kenarı yırtık ayakkabısı yağmurlu günlerde su alıp ayağını ıslatmasın diye çorap üstüne galoş giyerek ayakkabıyı kullanmakta ısrar eder, ayakkabı alalım sana diyen komşularına:

-Ben bu ayakkabı ile idare ederim, ayakkabıya para verirsem kediciklerimin bir kaç gün mamasını alamam diyecek kadar da şefkat timsali....

Neyse Asude'ye dair çok hikâye var da...
En sonuncusundan bahsedeyim...

Asûde hanım, çerçevesi oldukça eskimiş, yayları bozuk, ilerlemiş numarasının değişme vakti çoktan geçmiş onbeş yıllık gözlüklerini yenilemek için gider Kızılay'da bir gözlükçüye, beğendiği bir çerçevenin fiyatını öğrenince ise yıkılır ve vaz geçer...700 TL. 

O kadar parayı vermez, veremez, evdeki kediler, sokakta bakımını üslendiği diğer kediler ve köpeğin rızkını gözlüğe veremez !
Eve gelir, gece köpeği gezdirmek için çıkar dışarı...biraz yürüdükten sonra bir kaç sokak ötede bir site duvarına  ilişip oturur.

O da ne ! Sokak lambasının aydınlığında oturduğu duvar üzerinde gözlükçü vitrinindeki gibi yan yana düzgünce aynı hizada konulmuş üç gözlük var, alır eline evirir çevirir, gözlüklerden biri yakın okuma gözlüğü...hele biri bugün gözlükçüde beğendiğinin aynısı değil mi ?

Asûde hanım helâl ve harama çok dikkat eden bir kişiliğe ve ahlâka sahip...

"Askıda gözlük" olduğuna, ihtiyacının olduğu şeyin aynı gece karşısına çıkarıldığına kâni olur...

Sonuçta, kedilerin maması için ayakkabı yahut gözlük almayan Asûde hanıma gökten üç gözlük düşer, biri kendi bahtına, öteki ikisi başka ihtiyaç sahiplerine...

Ebû Hüreyre radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre Peygamber aleyhisselâm şöyle buyurdu:

“Veren el alan elden hayırlıdır. Yardım etmeye, geçimini üstlendiğin kimselerden başla! Sadakanın hayırlısı, ihtiyaç fazlası maldan verilendir. Kim insanlardan bir şey istemezse, Allah onu kimseye muhtaç etmez. Kim de tokgözlü olursa, Allah onu zengin kılar.”

Kedilerin sahibinin ikrâmı...gökten üç gözlük düşmüş, üçü de Asûde'nin bahtına !