Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

11 Ocak 2020 Cumartesi

Biyo-bank...bakteri ile gelen sağlık !

"Kediye dışkın derman demişler gidip denizin ortasına yapmış..." derler...

Biyoloji bilimindeki önemli temel çalışmalar 19. yüzyılda yapılmış, bugün gelinen noktada ise çok ileri seviyelere ulaşmıştır.

Meselâ; doku ve organ nakli, tüp bebek tekniği, geliştirilen akıllı ilaçlar, biyo-kontrol ve biyolojik mücadele ile zararlı türleri kontrol etmek, bakteri genetiği üzerinde başlayan plazmid DNA çalışmaları ve bunun sonucunda gen aktarımının gerçekleşmesi, organizmaların genetiğini değiştirmek (GDO), ve hatta biyolojik materyali silah olarak geliştirip kullanmak ve saire...
Bütün bu çalışmalar, ister bakteri, ister diğer canlı türleri veya insandaki genomun potansiyeli üzerinden yapılsın bugün bilim dünyasında çok çeşitli amaçlar için gerçekleştirilmektedir.

Yâ'ni, mevcut materyal olarak elimizde olan dünyadaki canlı türlerinin kendilerinde olan, tabiri caizse gücün/yeteneğin üzerinden yürütülmektedir. Çünkü bakteride de insanda da temel yapı ve mekanizmalar açısından fark yok !
☆☆☆
Konu ile ilgili olarak biyobank çalışmaları kapsamında; gen bankası, DNA bankası, kan bankası, plazma bankası, tohum bankası, sperm/yumurta bankası, göbek kordonu kanı ve kök hücre bankası, biyolojik tür çeşitliliği bankası gibi bankalar son 20-30 yılda bir çok ülkede kurumsallaşmaya başlamıştır.
Bunlarda hem ilgili alana dair veriler sınırsız süreli kayıt altına alınıp saklanarak kullanılmakta, hem de canlıya ait numuneler ileri zamanlarda yıllarca kullanılmak üzere (meselâ 30 yıl kadar) derin dondurucu veya gaz/ sıvı nitrojen içinde depolanmaktadır.
Bu merkezlerde ayrıca ileri AR-GE araştırmaları da yapılmaktadır.
İngiltere, Fransa, Norveç, Finlandiya ABD, Kanada'dan, Katar ve Suudi Arabistan'a kadar bir çok ülkede biyo-moleküler ve genetik çalışmaların yürütüldüğü biyo-bankalarda yüzbinlerce donörden alınmış milyonlara varan veri bulunmaktadır.

Temelde insana yönelik bu çalışmalar; aslında farklı genoma sahip insan populasyonlarının gen haritalarına göre zayıf/güçlü yönleri, hastalık risk analizi, populasyona uygun ilaç ve tedavi yöntemlerinin geliştirilmesi vb. amaçlara yönelik olarak yapılmaktadır.
Türkiye'de de bir kaç üniversitenin ve Kızılay'ın da biyo-banka çalışmaları vardır.
☆☆☆
Bu biyo-bankalara ilginç bir örnek dışkıların "biyo-bank"larda korumaya alınarak saklanmasıdır.

Yazıya kedi dışkısından bahisle başlamıştık...

Son yıllarda insan "Genom" projeleri yanında insandaki "Microbioata" çalışmaları ile ilgili projeler de yürütülmektedir.

Bilindiği üzere insanlarda bulunan bakteri sayısı bir insanın bütün hücrelerinin sayısı kadardır ki, bu da 100 trilyon bakteri demektir.

Sağlıklı bireyin bakteri florası antibiyotik kullanımı sonucu büyük oranda değişir. Ve ileri derecede değişimler sonucunda normal barsak florasında %2-5 oranında bulunan ve hastalık yapmayan "Clostridium difficile" bakterisinin aşırı  çoğalmasına sebep olur. Faydalı bakteri florası da bilinçsiz ve zorunlu olmadıkça kullanılan antibiyotikler yüzünden azalınca, C. difficile adlı bakteri sık tekrarlayan barsak iltihaplarına ve ishallere yol açar.

Bugün sağlıklı hayat için barsakların rolü ve dolayısı ile mikrobiyotanın çok önemli olduğu bilinmektedir.

Bir kaç yıl önce Hollanda Leiden üniversitesinde bağışcı sağlıklı bireylerden biyobanka alınan dışkının hasta bireylere naklinin (fekal mikrobiota nakli) iyileşme sürecine katkısı olacağı ifade edilmiş.

Bu nakiller belli inceleme (parazitolojik, helmintolojik vs.)'ler ve işlemler sonrasında kolonoskopi, lavman vb. yollardan yapılıyor.
☆☆☆
Yüzyıllar önce Çin'de ishal vak'alarına karşı kullanılan bu yöntem 20. yüzyılın ikinci yarısından itibaren ve özellikle 2000'li yıllarda ilgili bilim çevrelerinde üzerine eğilinen bir konu olarak gündeme alınmıştır.

Türkiye’de dışkı nakli yapanlardan Prof. Dr. Ahmet Uygun' un "dünyada çalışmaları devam eden gaita naklinin obeziteden, MS’e, Parkinson’dan kansere, diyabetten astıma ve kesin tedavisi olmayan Crohn gibi çok sayıda bağırsak hastalığından kurtulmada insanlığın yeni umudu olduğunu" söylediği basına yansıdı.
☆☆☆
Sağlıklı hayat (faydalı) bakterilere (mikrobiyota) sahip olmaktan geçiyor...

Bakterilerimize iyi bakmak, kıymetini bilmek dileği ile...