Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

23 Ağustos 2021 Pazartesi

Dönme dolap ve Hak Çalab...


Ne çok çeker ademoğlu
aklından
Hesap yapar kitap yapar
hem de  duraksamadan
Faturayı akla keser
belki bir gün bir zaman
El cevab o vakit derler:
el mi yaman,
bey mi yaman ?

Ey adem;dibi karanlık bir suya
atarsın oltanı
ya nasib deyu,...
Bir dem gelir,
eski postal çekersin.
Bir ân olur yılan balığı,
yahut bir sazan...
Ya nasip...

Nasip neyse o,
Taksimat böyle...
Ya razı olursun hâline.
Ya da küsersin
baht-ı kara maderine...
Çalab'ın işi hep öyle...

Üzüm yemek dilersin
Girersin bir bağa
Ya bağbanı kovalar
Ya koruk düşer bahtına...
Ya nasib...

Gün gelir meczub olur
Düşersin tozlu yollara
Ya divane rast gelir sana
Veyahut bir ukala...
Ya nasib...

Ey Hak Çalabım;
Bir dem gelir
Edersin deli divâne
Bir ân olur taş çıkartırsın
Aklını çok sevene
Ya nasib...
Şu koskoca yer yüzünün
Ne bol toprağı kayası
Her kim altın arayası
Toprak içinde bulası
Ya nasip...

Çok harabat ehli gördüm
İçi insan dışı insan
Ve...
Süslü kaftanlar içinde
Göremedim adam madam
Ya nasip...

Bir deliden bir veli
Bir veliden bir deli
Ödenmez mi bedeli
Ya nasib...

Bedeli ödenmemiş
Yükleri çektirmeye
Siftahsız kepenk örtüp
Hâneye döndürmeye
Ne akıl ne sırrım erer
Ya nasib...

Bir garip dönme dolapmış
Bir dolar Bir boşalırmış
Boşa kıymet biçmeyenler
Dolunca şaşa kalırmış
Ya nasib...

Kıyamete kadar böyle...
Döner durur dönme dolap
Dur durağı yoktur asla
akar da ha akar zaman
Ya nasib...

Evvel emirde yazılmış,
Mürekkebi de kurumuş,
Yazan kalemi kırılmış...

Böyle buyurmuş ezelde
Adı güzel Hakk Çalab'ım
Ya nasib...