Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

6 Eylül 2017 Çarşamba

Timsah Gözyaşları ve Soylu Kaygılar

Bir balina karaya vurunca dünyada gündem oluşturan STK(NGO)'ların ve çevreci(!) medeni batılının soylu kaygıları (!)nı, Myanmar'da zalim budistlerin çoluk-çocuk, kadın-yaşlı savunmasız insanlara zulümleri sırasında görüyormuyuz...seyrediyorlar ve üç maymunu oynuyorlar değil mi ?

☆☆☆

Afrikalı göçmenlerin açlık susuzluk ve ölümden kaçışlarına kapılarını sıkı sıkıya kapatmışlar medeni (!) ve hümanizma çığırtkanı anglo-sakson ve avrupalı efendi (!) ler… 

İş gücü ve doğal kaynaklarını yüzyıllarca sömürdükleri  afrikadan gelen göçmenlerin Akdeniz'de ailecek çoluk-çocuk boğularak ölümlerini, sayelerinde inşa ettikleri konforlu saraylarından seyir hâlindeler, soylu kaygı sahipleri.

☆☆☆

Ortadoğu'da, Irak'ta, Suriye'de kara elmas/petrolün damlasını müslüman kanları ile tartarken dünyaya özgürlük, demokrasi, insan hakları ile ilgili soylu kaygılarını pompalayan emperyaller, kasalarını doldurma, zenginliklerine zenginlik katma yarışındalar değil mi ? Ş..ytan soylular !

☆☆☆

Bilim ve teknikten uzaklaş(tırıl)mış, zevk ve hazza gark olmuş, boş işlerle iştigal eden, üretmeden tüketmeye alıştırılmış, lüks yarışındaki ehl-i zahir  itikat sahipleri/milletleri, şarkiyatçı (orientalist)ları haklı çıkarma çabasını artırarak devam ettiriyorken, batılı efendilerinin Arakan için kaygı duymalarını ve bir el uzatmalarını bekliyorlar...aman rahatınız bozulmasın !

☆☆☆

Ufacık bir insani (!) yardım yaptıklarında “billboard”lara ve boyalı basına sayfa sayfa reklam verenler, (……)'larda bir fincan kahveye onlarca lirayı bırakıp çıkanlar, sohbetlerinde soylu kaygılarını dile getirip, erdem ahkâmı kesenler bir yanda... açlık sınırı altında inleyen, bir damla su, bir kapsül ilaç, bir lokma ekmek bulamayan milyonlarca insan diğer yanda !

Soylu kaygı sahipleri ahkâm kesmeye devam etsinler kuş tüylü yataklarından, kuş sütlü ve havyarlı sofralarından !

☆☆☆

İnsanı; insan olduğu için değil, dünyalık kazanımları ile terazilerinde tartarak değer biçenlerin, "varoş"a sığınan fukaraya, çöpünü taşıyan "efendi" lere  bakışlarındaki "soylu kaygıları"nı dile getirilmeli mi acaba?

☆☆☆

İnsana acıyarak değil ona samimiyetle yaklaşıp nimeti bölüşebiliyormusunuz, düştüğünde omuz vererek onu ayağa kaldırabiliyormusunuz, derdini paylaşarak bakabiliyormusunuz insana, ey soylu kaygı sahipleri...

Dünya ve üzerindeki nimetler bütün insanlığın faydalanmasına sunulmuşsa eğer, dünyaya çıplak doğuruluyor, giderken de yanına hiç bir şey al(a)madan gidiyorsa insan… yekdiğeri için samimi olarak kaygılanmalı...soylu kaygı (!) duyanlardan olmamalı…

Hani “tavuk bir yumurtayı folluğa bırakır da bir köyü velveleye verir gıdaklayarak; kısrak ise bir tay doğurur sessizce gözünden iki damla gözyaşı akıtarak” derler ya...

Timsah gözyaşı dökmeyin, laf üretmeyin, icraatınızı görelim efendiler !