Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

6 Temmuz 2024 Cumartesi

Bir çocuk gelin hikâyesi: Kimseye etmem şikâyet şarkısı


İhsan Raif 1877 yılında Köse Mehmed Raif Paşa'nın kızı olarak dünyaya geldi. İhsan Raif hayalleri büyük bir kız çocuğu olarak büyüdü. Gönlünü daha eğitim hayatının başında olmasına rağmen edebiyata kaptırmıştı. Aşk şiirleri yazan, aşka inanan İhsan Raif; Fransız edebiyatına da ayrı bir ilgi duyuyordu. Geleceği parlaktı, ailesinin maddi imkanları da hayallerine kavuşabilmesi için ona destekçiydi. Günümüzdeki adı İstanbul Şişli Kaymakamlığı olsa da İhsan Raif zamanında Taş Konak olarak bilinen bu evde günlerini geçirirken kendi kendine şiirler yazıyordu. Lütfen bu şiirleri amatör şiirler olarak değerlendirme sevgili okur. Hece ölçüsüne uygun, sade ve aşk dolu şiirleri vardı İhsan Raif'in. Ta ki gelecek hayallerinin yok olduğu o güne kadar...

İhsan Raif, ablası Belkıs ile olacaklardan habersiz oyun oynarken odaya daha önce hiç tanımadığı bir adam girdi. Adam kendisini kaçırmaya çalışınca da feryadı bastı. Yabancı adamın bu girişimi başarısız olmuştu ama bu adamın kim olduğu ve daha 14 yaşındaki bir kızdan ne istediği bilinmiyordu. Adamın amacı daha sonra anlaşıldı. Yabancı adam reji memuru Mehmet Ali Bey'den başkası değildi. Evin küçük kızına kafayı takmış ve evdeki hizmetçilerin yardımıyla İhsan Raif'i kaçırmaya çalışmıştı. Girişim başarısız oldu. Babası Mehmed Raif Paşa çıkan dedikodular üzerine  Mehmet Ali ile zorla evlendirecektir... İhsan Raif babasına çok yalvardı ama nafile, O anları şöyle dile getirir: "Babamın terazisinin şaştığını hiç görmemiştim. Onu Hazret-i Ömer adaletinin timsali bilirdim. Benim istikbalimi tartarken adil olmadı o terazi. Mehmet Ali’yle nikâhlanmaktan başka çıkar yolum kalmadı. Günlerce gözyaşı döktüm, haftalarca yalvardım. 'Babacığım masumum, bana kıyma, derslerimi tamamlayayım, yaşım küçük, beni yakma!' diye dizlerine kapandım. 'Beni sevdiğim biriyle evlendir, telli duvaklı gelin et…' dedim. Dinlemedi."

Bu andan sonra İhsan Raif'i çok zorlu bir hayat bekliyordu. Hayatını geçirdiği İstanbul'dan, ailesinden, hayallerinden canından çok sevdiği babası yüzünden koparılıyordu. Kendisini kaçırmaya çalışan bir adama mahkum bir hayat sürmesi için... 
İzmir'e sürgün edilmeden önce, kendi evinde geçirdiği son günlerde günümüzde bile çoğumuzun bildiği, hikayesini bilmediğimiz zamanlarda bile yüreğimizin titremesine sebep olan o satırları kaleme aldı:

Kimseye etmem şikayet, ağlarım ben halime
Kimseye etmem şikayet, ağlarım ben halime
Titrerim mücrim (suçlu) gibi, baktıkça istikbalime
Titrerim mücrim gibi, baktıkça istikbalime
Perde-i zulmet (karanlık perdesi) çekilmiş, korkarım ikbalime
Perde-i zulmet çekilmiş, korkarım ikbalime
Titrerim mücrim gibi, baktıkça istikbalime…


14 yaşında bir kız çocuğu, istikbalinden korkar bir hale geldi. Hayatının bu noktasında İzmir'e sürgünü gerçekleştirildi. 14 yaşında çocuk gelin, 15 yaşında daha kendi çocukken anne oldu. Dile kolay 14 yılı kendi deyimiyle 'çapkınlıklarıyla kendisini hayattan bezdiren hayırsız' bir adamla geçirdi. 27 yaşında kendisine boşanma izni çıktı ve 27 yaşında 3 çocuk annesi olarak kendi topraklarına, İstanbul'a dönebildi. 

İkinci evliliği bir gün sürer. Zorla elini öptürmek isteyen ikinci eşinden hemen boşanır.

İlk ve tek büyük aşkı, entelektüel, yazar-çizer Şahabettin Süleyman ile 1914'de üçüncü evliliğini yapar. Yahya Kemal’den Ahmet Haşim’e, Ruşen Eşref’ten Fazıl Ahmet’e entelektüel bir çevresi vardır. Şair olarak kabul, ilgi ve takdir görür.

“Fecr-i Âti”ci eşi Şahabettin Süleyman’ın 1921 yılında bir Avrupa seyahatinde ispanyol gribinden beklenmedik şekilde ölmesi tekrar karanlığa gömülmesine yol açsa da yas döneminde yanında duran bir Fransız’la (Bell) dördüncü evliliğini yapar. Bell, İhsan Raif Hanım’a aşkından dinini değiştirse de pek hoş karşılanmaz son evliliği.

Milli Mücadele’nin ateşli destekçilerinden İhsan Raif Hanım, 49 yıllık yaşantısına 19 yapıt, büyük bir aşk ve bolca acı sığdırdı. 1926 yılında Paris'te geçirdiği bir apandist ameliyatı sırasında hayata gözlerini yumdu.

İşte o şiir ve bestesi:

Kimseye etmem şikayet
Makam: Nihâvend
Usül: Curcuna
Bestekâr: Kemani Serkis Efendi
Güftekâr: İhsan Raif Hanım