Kazık atmayı, sahtekârlığı, aşırılığı, zarar vermeyi, kan dökmeyi, sömürmeyi, ezmeyi, zayıfı kullanmayı, haksız kazanç sağlamayı, mütecavizliği ile insanlıktan çıkıyor...
Bir gün dünyadan gideceğini aklına getirmeden.
Bir gün hesaba çekileceğini düşünmeden...
Mezar ehlinin de içinde öyle zannedenler vardı elbette.
Acep şimdi pişman mıdırlar ?
Şimdi onların pişman oldukları şeyler, keşke yapmasaydık dedikleri şeyler var ya, hâlihazırda hayatta olanlar için önemsenmediğinden olsa gerek, o kötü fiilleri işlemeye devam etmekteler...
Hem de insancıllık ve insan hakları söylemlerini dillerinden düşünmeyen, güyâ medeni olduklarını iddia edenler tarafından.
Bir de hamâset taslayanlar var ki, bunlar sadece lâf üretmekte, zulüme seyirci, zalime sessiz, mazlumu görmezden gelmekteler...
Aman ha ateş size dokunmasın !
Unutmamalı...mezar ehlinin de içinde "bana dokunmayan yılan bin yaşasın" diyen "iyi"ler(!) vardı elbette.
Bakara sûresi 30. âyette Rabbimiz buyuruyor: "Hani rabbin meleklere, “Ben yeryüzünde bir halife yaratacağım” demişti. Onlar, “Biz seni övgü ile tesbih ederken ve senin kutsallığını dile getirip dururken orada fesat çıkaracak ve kan dökecek birini mi yaratacaksın?” dediler. Allah “Şüphe yok ki, ben sizin bilmediklerinizi bilirim” buyurdu."