Ey dünya serabının serhoşu olan,
Öğütür seni de çöl kumu gibi
Serâbı su sanıp da ardınca gitme
Susuzluktan kavrulan bezirgan gibi
Katreyi bilmezken, deryâdan dem vuranlar
Işığı görmeden, nura gark olanlar
Heceyi bilmeden kitablar okutanlar
Sanki haddeden geçmiş, had sahibi gibi
İlim bir nokta imiş, ne dersin buna
Kelime tükenmez, uğraşma boşuna
Ve çöl hasret kalınca bir damla suya
Yağmurlar yağdırır karınca uğruna
Aç avuçlarını bükerek boynunu
Yağmur duası eden karınca gibi
Rahmet ile dolacak kabın var ise
İç her bir damlayı kuru toprak gibi