Binlerce yıl at sırtından inmeden koşturmuşuz,
Hem nice badireleri bir bir savuşturmuşuz
Ümitsizliği biz hepden sonsuzluğa kovmuşuz
Biz bu sevdanın yoluna ne yiğitler koymuşuz
Hep insana davet idi azîz milletin sözü
Tabiki pîr ü pâk idi, "Mim"den beslenen özü
Gâh Cemâl gâhi Celâl'di tecelli eden yüzü
Hakikâti göremedi yedi düvelin gözü
Havf ile recâ ile yoğrulmuştur hamurumuz
Ve Hakka müteveccihtir her türlü umurumuz
Biliriz ki Hay'dan gelip Hû'ya gider yolumuz
Nebilerin öğretisi, ahlâkımız huyumuz
Elmastan kıymetlidir bir avuçluk toprağımız
Şehâdetle herc ü mercdir ova ve dağlarımız
Asırlardan süzülmüştür hem ilm ü irfânımız
Medeniyyet beşiğine oturmuş kundağımız
Edebliye edeb ile yaklaşmaktır töremiz
Her kim edebe mugayyır onu te'dîb ederiz
Hakikâte âşığız, Hakkı baş tacı eyleriz
Kim bende-i Furkan değil ona âdem demeyiz