"O mâhîler ki deryâ içredir deryâyı bilmezler" (Hayâlî)
★
Hayâlî'nin GazeliCihân-ârâ cihân içindedir ârâyı bilmezler
Ol mâhîler ki deryâ içredir deryâyı bilmezler
Harâbât ehline dûzeh azâbın anma ey zâhid
Ki bunlar ibn-i vakt oldu gam-ı ferdâyı bilmezler
Şafak-gûn kân içinde dâğını seyretse âşıklar
Güneşde zerre görmezler felekde âyı bilmezler
Hamîde kadlerine rişte-i eşki takup bunlar
Atarlar tîr-i maksûdû nendendir yâyı bilmezler
HAYÂLÎ fakr şâlına çekenler cism-i uryânı
Anınlâ fahrederler atlas u dîbâyı bilmezler
★★★
Hayâlî'nin yukarıdaki gazeline karşılık Osman Şems Efendi'nin yazdığı nazîre:Sorarsan ehl-i dünyâya nedir dünyâyı bilmezler
Sanup ukbâyı dünyâ nitekim ukbâyı bilmezler
Görürler âlemi rü'yâ gibi rü'yâyı bilmezler
Olurlar tâlib-i Mevlâ görüp Mevlâ'yı bilmezler
Cihân-ârâ cihân içindedir ârâyı bilmezler
Ol mâhîler ki deryâ içredir deryâyı bilmezler
Kimisi hâle dem-beste olupdur kimisi kâle
Arar fakr ü fenâ içre bürünmüş köhne bir şâle
Erişmiş halk-ı cihân ez-pây-tâ-ser bir aceb hâle
Cihân-ârâ cihân içindedir ârâyı bilmezler
Ol mâhiler ki deryâ içredir deryâyı bilmezler
Kimisi nefy ü isbât ile meşgûl oldu tenbîhe
Kimi tecrîd edüp Tûr-i tekellümden iner Tîh'e
Kimi tefrîd edüp üftâdedir vâdî-yi teşbîhe
Kimi takyîd etmişdir edüp ifrât tenzîhe
Cihân ârâ cihân içindedir ârâyı bilmezler
Ol mâhîler ki deryâ içredir deryâyı bilmezler
Muhakkak etmeyenler reh-nümâ bir merd-i âgâhı
Çerâğ-ı dîde-i cân etmeyenler derd ile âhı
Münevver görmeyenler âlem-i zulmât-ı cân-gâhı
Bi-hakkı câh-ı sultân-ı sarây-ı “lî ma'allâh”ı
Cihân-ârâ cihân içindedir ârâyı bilmezler
Ol mâhîler ki deryâ içredir deryâyı bilmezler
Girüp şâm u seher mânend-i Şems âlemde devrâne
Vücûdun etmeyen şem’-i cemâl-i aşka pervâne
Geçüp kayd-ı sivâdan olmayanlar akla bîgâne
Düşüp zencîr-i aşka durmayan dîvâne dîvâne
Cihân-ârâ cihân içindedir ârâyı bilmezler
Ol mâhîler ki deryâ içredir deryâyı bilmezler