Ah ah...
Dışarıda yeme içme
Lüks mü oldu ne ?
Kuru soğan ekmeğe
Razıyız desek de
Onlar bile neredeyse
Ziyafet oldu bulabilene...
Ah ah...
Gündüz başka gece başka
giyerdik ya
Aynanın karşısına geçip geçip
Çokca vakit kendimizi süzerdik ya
Kombin olsun derdindeydik ya...
Ah ah...
Bir avuç suya bile
Hasret kalacağız bu gidişle desene
Düşünsene
Hani tonlarca suyla
El yüz yıkardık
Eskilerde...
Neyseki
Hırslarımızı frenleyen
Gözümüzü doyuran
Kanaatimiz var...
Sıkarız dişimizi
Mevcutla yetiniriz...
Hem şükrederiz...
★
Ah ah...ne günlerdi değil mi?
Bir elimiz yağdaydı ötekisi balda
Pabuçlarımız sığmıyordu dolaba
Bir giydiğimize sıra gelmiyordu bir daha...
Bilmemki, yoksa;
Eski Mısır'daki gibi
Bolluk devri bitti de
Kıtlık dönemi mi başladı !
Ah ah...
Bol bulup
şımardığımız
tasarruf yapmadığımız
har vurup harman savurduğumuz
günler vardı
bir zamanlar...
Değil mi ?
Acaba ve belki de...!
Belki de gerçekten şımarmıştık
Kendimiz olmaktan çıkmıştık...
★
Bir karadeniz türküsü...
Mısırı kuruttun mu
Anbarda duruttun mu
Nenen çarık giyerdi
Bunları unuttun mu