Sen misin sâf-derûn
yoksa âlemdekiler mi ?
Boş ver, et sahibine havale…
Varsın paçozlar saftirik desin,
Şeytana kardeş olan
kurnaz yanaşmalar var ya !
dehleyiver gitsin…!
Fısk ve nifak tohumlarını
kardeşlerine serpsin…
Öyle bir cehd et ki;
pelteliğini göm çöplüğe,
Mahremiyetindeki
hazîne-i hümâyûnun tozunu
ber-heva eyle…
Giyebilsen kisve-i Saâdeti.
Perdedar-ı Seyyid'ül kâinâtın
ki, hayâlatı en büyük saâdet
değil midir, ya !
Fenâ bulacak mevcudatın visali mi olurmuş,
Velevki asırlar sürsün…
Rüyanın hükmü anca sabaha dek sürermiş
Velevki uyku hali kırk yıl sürsün…
"Yok" u "Var"a feda mı edeceğiz
yoksa var (zannımız)ı mı yok edeceğiz…
Fani olanlar elde avuçta kalacak mı !
Heyhat…
Unutma !
Muvakkat "ben"i toprak yutacak !
Çatır çutur çiğneyip öğütecek ya !
Meftunun olduğun her şey
seni terkedecek ya !
Bir kaç gün hatırlanırsın belki
Ya sonra… unutulacaksın ya !
Belki
bir arefe günü hatırlanırsın,
işte o kadar !
Hani öte zannettiğin,
ötede olmayan Rabbine giderken
keşkülünde ne vardı ?
Gel keşkülünün muhasebesini yap…
Uğruna bir ömür tükettiklerin,
beridekiler var ya !
Onlar seni terketmeden
sen gönülden çıkartmayı denesen,
vedâlaşsan onlarla artık !
Henüz vakit varken,
beride iken…
Lâ de hepsine.