İnsan "insan"a yakışanı (fırsatı/imkânı olmadığı durumda) yapamadıklarından değil, bilip/görüp/duyup da yapmadıklarından sorgulanır !
★
İnsan hatadan münezzeh ve müstağni değildir, mükemmel hiç değildir...tekrarı ise sorumlu kılar...
★
İnsanı et-kemik-deriden ibaret gören bir yerde medeniyyetten söz edilemez.
★
İnsan için dıştaki şeytan, damarlarda dolaşandan çok daha tehlikeli bir düşmandır.
★
İnsanı özünde ara, o kılığında, et-kemiğinde değil...
★
İnsan melekten üstün de olabilir, (münafık ise) şeytandan aşağı da olabilir...
★
İnsanın hedefi ve ölçüsü güzergâhını belirler...
★
İnsan iyi ve müspet bir iş yapmayacaksa, otursun oturduğu yerde
★
Egodan ibaretmiş gibi dolaşan bir insanın ego heykeli yıkılsın geriye hiç kalır...,
★
Yeryüzünde modası geçmeyen tek şey insanlıktır.
★
Her şeyin sahtesi kötü de, insanın sahtesi en kötüsü...
★
Dünyadaki insanî sorumluluktan deliler ve ölüler muaftır.
★
İnsan sorun üreten değil, çözüm üreten olmalıdır.
★
İnsanın sürekli olarak özür şemsiyesi altına sığınması, kişiyi sorumluluktan kurtarır mı ?
★
Özür yaklaşımı süreklilik arz edip karakter haline gelmişse, sakın sorumluluğu üstünden atmak ya da kaytarmaktan kaynaklanıyor olmasın...
★
İnsan hiç olmazsa saçı ve sakalının ağarmasından hayata dair bir ders çıkarsa ya !
★
İnsana vicdan ve merhameti kadar değer biçmeli...
★
İnsana akıl yedekte tutulması için verilmedi.
★
İnsan aklını sadece dünyalıkları için çalıştırıyor da nalıncı keseri gibi sadece kendi tarafına yontuyorsa, işi mezara kadardır, ya ötesi !
★
İnsan evreni okuyup bilip tanıdıkça kendi hakikatini daha iyi anlayacaktır.