11 Haziran 2019 Salı

Kampüs kedileri, buğday ve değirmen

Whatsapp ile Paylaş
Değirmenin yanı başında biten buğday değirmene girmemişse un olamaz.

Ama ben değirmeni gördüm...efendim değirmenci beni gördüydü...değirmen taşlarının uğultusunu, dişlilerinin gıcırtısını duymuştum...her gün içeri giren buğdayların un çuvalı içinde değirmenden çıkışlarını da bilirim.

Ey azîz, görmekle, duymakla, bilmekle, yakınında olmakla/durmakla bir şey olunmuyor...

Kendini bilmezsen olmaz !
Gözün dışarıda senin, bak bakalım içine, ne görüyorsun !...hırs, kibir, riya, aç gözlülük, öfke, kin, cimrilik, bencillik, dedi-kodu...ya da hilim, rıfk, ilim, iyi niyet, yardımseverlik, empati, sevgi, tevhidî bakış, güleryüz, cömertlik, zulme karşı dik duruş, mazlumun elinden tutmak....ölç kendini şimdi içinde ne var !

Üniversite kampüslerindeki kantinlerin önünden ayrılmayan, hayatını orada sürdüren kediler var, hiç biri lisans diploması alamadı, bu yüzden de lisans üstü programlara kabul edilmediler...

Değirmen taşları arasında ezilmenin, un-ufak olmanın ne olduğunu, orada un olan buğday tanesine soracaksın.
Bu iş seyirlik, bilirkişilik iş değil.

Işık güneşten, elementler topraktan, su gökyüzünden, tohum ve genler de atadan...toprakta çimlenfi bitip de büyüdü, oldu başaktaki buğday tanesi...

Başaktaki buğday; un olmazsa yeniden toprağa düşecek, bir yıl sonraki buğday olacak yine, böyle devredip gidecek, sonrası yok, işte o kadar ! Buğday tanesi...
Taneden toprağa, topraktan taneye kadar bir tekâmül !

Eğer tane değirmene girdi ve değirmende un oldu çıktı ise; su ile buluşacak, karılıp yoğrulacak, şekil verilecek, fırına atılıp ateşle rastlaşacak, fırıncının gözetiminde kıvamında pişip oradan çıkarılacak...

Oldu ekmek !
Onunda aslı özü buğday olsa da, artık ekmek !
Ekmek, insanın vücudunda yapı taşı olmaya, insana ait, ondan bir parça olmaya kadar giden bir yolculuğa çıkmaya hazır artık.

Buğdayın bu macerasında; toprak/su/hava/ışık (ateş-ısı) desteği ile embriyo, bu yolculuğun sonunda insana kadar terakki ederek tekâmül etti...

İnsandan oldu, yâ'ni insana ait, insan !
☆☆☆
Kampüs kedileri mi ?
Onlar kampüs kantini önünde beklemeye, değirmenin yanındaki toprakta biten buğday başağındaki taneler de "ot gelip, ot kalıp, ot gitmeye" razı olarak övünmeye devam ediyorlar......
☆☆☆
Bu günün veciz sözü ile mim koyalım;
"Böcek avcısı olan kırlangıç ve yarasaların uçuştuğu gökyüzünde, cesurca uçabilen kelebeğe aşk olsun"