☆☆☆
Kiminki damağında zevk-ı muhabbet yokve gönlünde zevk-ı aşkın çeşnisi yok;
bu kişi mürûr eden evkati(vakti) zâyi etmiştir, terakkî-i Âdem'den ise nâ-âgâhdır.
Bu kişiye sadece adem oğlu denir, ancak atasından nasîbdâr değildir.
Halbuki ata mîrâsı, aslında derd-i aşk üzerine mevküf olan ilm-i ilâhî idi.
☆☆☆
Hiç bir mükezzib ve münkirin çengâl-ı kahr-ı ilâhiden halâs olması mümkün olmaz.
☆☆☆
İsm-i Hâdî sayesinde hidâyet-i kâmile bulunur.Değilse kişi illa Mudill elinde kalır şeytân onun reh-zeni olur ve tarîk-i Hakk'dan ihrâc eder. Bu sırr-ı ilâhîdir.
☆☆☆
"Her kim benim hidâyetime uyarsa…" (Bakara sûresi, 38) sırrından gafil olanın netîcesi dalâl olur.Nice bu dalâl içinde kalanlar var ki kendilerini sırât-ı müstakîm üzerine kıyâs ederler ve ehl-i sünnet ve'l cemâattan add eylerler.
Ancak onlar aslında menzil-i istikametten merâhil-i kesîre dûr düşmüşlerdir.